Sanatçılar, genel olarak toplumsal olaylara duyarsız kalmamalı ve dinleyicilerine pozitif bir mesaj iletmelidir. Konserde yaşanan Nazi selamı gibi olaylar, özellikle genç izleyiciler arasında yanlış anlamalara ve olumsuz etkilere yol açabilir. Bu tür davranışların nasıl normalize edildiği ve sanat camiasında nasıl karşılık bulduğu, toplumda büyük bir tartışma konusudur. Olay, sadece Thompson'ın konseriyle sınırlı kalmayıp, benzer durumların sanat etkinliklerinde nasıl engellenebileceği üzerine geniş bir tartışma platformu oluşturdu.

Gözler, sanatçıların sahne arkasındaki duruşları, müzikal içerikleri kadar toplumsal meselelerdeki tavırlarına da çevrilecektir. Bu tür olaylar sonucunda, sanat camiasının ve hayranlarının etkilenmesi kaçınılmazdır. Bu sebeple, sanatçıların toplum üzerindeki etkileri ve sorumlulukları, gelecekte böyle vakaların yaşanmaması adına daha da önem kazanacaktır.

Thompson konserinde patlak veren bu skandal, sadece bireysel bir eylem olmaktan öte, toplumun bir kesiminde hâlâ var olan ayrımcı ve ırkçı görüşlerin ne denli derinlere nüfuz ettiğini de gözler önüne sermektedir. Herkesin bu durumu dikkatle değerlendirmesi, bu tür tavırları kınaması ve bir daha yaşanmaması için toplumun bir araya gelmesi gerektiği aşikar. Özetle, kolektif bir bilinç ve duyarlılık gösterilmeden çözüme ulaşmak oldukça zor gözüküyor. Thompson’ın konserindeki bu olay, yalnızca bir sanat etkinliği değil, dönemin normlarını ve kültürel algıları da sorgulatacak bir durum olarak hafızalara kazındı.